Yaklaşık 17 milyon Amerikalı Johnson & Johnson Covid aşısını aldı, ancak daha sonra bunun Amerika Birleşik Devletleri’ndeki seçenekler arasında en az koruyucu olduğu söylenecek. Ancak yeni veriler, aşının artık enfeksiyonları, hastaneye yatışları ve ölümleri en az Pfizer-BioNTech ve Moderna aşıları kadar önlediğini gösteriyor.
Nedenler net değil ve tüm uzmanlar aşının kendisini haklı çıkardığına ikna olmuş değil. Ancak yine de biriken veriler, aşı alıcılarına önemli ölçüde güvence veriyor ve doğrulanırsa, dünyanın bazı yerlerinde yaygınlaştırılması için geniş etkileri var.
Örneğin Afrika’da, buzdolabında aylarca saklanabilen tek dozluk bir aşının dağıtımı açık ara en pratik seçenektir.
Johnson & Johnson, kullanılabilir aşı serileri üreten tek tesisi en azından geçici olarak kapattı. Ancak Güney Afrika merkezli Aspen Pharmacare, kıtanın geri kalanına büyük miktarlarda tedarik etmeye hazırlanıyor. Afrikalıların yalnızca yaklaşık yüzde 13’ü tam olarak aşılanmıştır ve yalnızca yüzde 1’i ek doz almıştır.
“Aşıları hızla çıkarmamız gereken Afrika ortamında, tek doz çok heyecan verici” dedi Linda Gail-Bekker, Güney Afrika’da aşının etkinliğini inceleyen Cape Town Üniversitesi’ndeki Desmond Tutu HIV Merkezi’nin direktörü.
Johnson & Johnson aşısı, teslimat kolaylığı ve hafif yan etkileri nedeniyle, bazıları Amerika Birleşik Devletleri’ndekiler de dahil olmak üzere, sağlık hizmetlerine sınırlı erişimi olan topluluklar için çekici bir seçenek olarak faturalandırıldı. Ama inişli çıkışlı bir yolculuk oldu.
Aşı, başlangıçta daha zayıf bir bağışıklık tepkisi veriyor gibiydi ve tek doz aşı olan daha fazla insan, mRNA aşıları olan iki doz Pfizer veya Moderna alanlara kıyasla, çığır açan enfeksiyonlara sahipti.
Nisan ayında Amerika Birleşik Devletleri ve Güney Afrika’daki federal sağlık yetkilileri J.&J. Kadınlarda nadir görülen bir kan pıhtılaşma bozukluğu raporlarını incelerken aşının dağılımı. Her iki ülke de kısa süre sonra yeniden kullanıma başlasa da, aşının itibarı hiçbir zaman tam olarak düzelmedi.
Ancak aşının kalitesiz olduğu fikrinin modası geçti, bazı uzmanlar şunları söyledi: Daha yakın tarihli veriler, aşının rakiplerine karşı kendini fazlasıyla tuttuğunu gösteriyor.
“J.&J. Dr. Gail-Bekker, insanların zihninde bir nevi aşağılandı” dedi. Ancak “tek dozluk bir aşı için ağırlığının üzerinde yumruk atıyor.”
Geçen Haziran’a kadar, CDC’den alınan kümülatif veriler, Moderna aşısı ile aşılamanın en düşük bulaşıcı enfeksiyon oranlarıyla sonuçlandığını gösterdi; Johnson & Johnson’ı alanlar en yüksek oranları gördü ve Pfizer-BioNTech ortada bir yerdeydi.
Yaz aylarında, özellikle J. & J. ve Pfizer arasındaki farklar kapanmaya başladı. Şimdiye kadar, tüm aşılar koronavirüs enfeksiyonlarına karşı eşit derecede iyi performans gösteriyor gibi görünüyor; aslında, Johnson & Johnson biraz daha iyi dayanıyor gibi görünüyor.
Güney Afrika, Gqeberha’daki Aspen Pharmacare ilaç şirketinin Johnson & Johnson aşı tesisindeki işçiler. Kredi… Siphiwe Sibeko/Reuters
22 Ocak itibariyle, mevcut en son veriler, aşılanmamış kişilerin enfekte olma olasılığı, tek doz Johnson & Johnson aşısı alanlara göre 3,2 kat daha fazlaydı; iki doz Moderna aşısı alanlara göre 2,8 kat ve iki doz Pfizer-BioNTech alanlara göre 2,4 kat daha fazla enfekte olma olasılıkları vardı. Genel olarak, Johnson & Johnson aşısının enfeksiyona karşı iki alternatiften biraz daha koruyucu olduğu görüldü.
Takviye dozları alan Amerikalılar arasında, tüm aşıların enfeksiyona karşı aşağı yukarı aynı etkinliğe sahip olduğu görüldü. Bir destekleyici atış, Johnson & Johnson’ın önceki koruma düzeyine fazla bir katkı sağlamadı (ancak veriler, kimin hangi tür destekleyici atış yaptığını göstermese de).
Veriler, CDC tarafından nüfusun yüzde 67’sini temsil eden 29 yargı bölgesinden toplanmıştır.
“CDC verileri, Johnson & Johnson Covid-19 aşısının yeni enfeksiyon ve hastaneye yatışlara karşı kalıcı koruma sağladığını gösteren artan kanıtlara katkıda bulunuyor” bir açıklamada söyledi.
Bulgular, J.&J. Seattle’daki Fred Hutchinson Kanser Araştırma Merkezi’nde aşı geliştirme konusunda uzman olan Dr. Larry Corey, aşının daha yakından incelenmesini hak ettiğini söyledi.
“Bu aşı platformu, beklemediğimiz bazı şaşırtıcı özelliklere sahip olabilir” dedi. Veriler “ilginç, kışkırtıcı ve onu anlamak için daha fazla zaman harcamalıyız.”
Dr. Corey, sonuçların Johnson & Johnson aşısının bel kemiğini oluşturan adenovirüs ile HIV araştırmalarındaki deneyimiyle örtüştüğünü söyledi. “Şimdiye kadar çalıştığımız hemen hemen tüm diğer platformlardan çok daha uzun bir dayanıklılığa sahip” dedi.
Bilim adamları, aşının profilinin geçen aylarla birlikte neden geliştiğini daha yeni tahmin etmeye başlıyorlar.
Bağışıklamadan sonraki ilk birkaç hafta içinde antikor seviyeleri hızla yükselir, ancak daha sonra hızla azalır. J.&J. Bazı araştırmalar, aşının diğer aşılar tarafından üretilenlerden daha yavaş azalan antikorlar üretebileceğini öne sürüyor. Veya bu antikorlar, afinite olgunlaşması adı verilen biyolojik bir fenomen yoluyla zamanla daha karmaşık hale gelebilir.
Belki de bazı araştırmacılar, aşının son birkaç aydaki enfeksiyonlardaki büyük artıştan sorumlu olan Omicron varyantına karşı daha sağlam bir savunma sunduğunu öne sürüyorlar. Ve araştırmalar, aşının en az diğer iki aşı kadar bağışıklık sisteminin diğer kısımlarını da eğittiğini göstermiştir.
Johnson & Johnson aşısının yetiştiğine herkes ikna olmuş değil. Emory Üniversitesi’nde biyoistatistik uzmanı olan Natalie Dean, birçok alıcının erken dönemde enfeksiyon kapması ve ek bağışıklık kazanması nedeniyle şu anda etkili gibi görünebileceğini söyledi. “Farklı bir bağışıklık profiline sahip olabilirler” dedi.
Johnson & Johnson aşısı olan ancak destek almayan kişilerde enfeksiyon oranı artık daha düşük. Dr. Dean, yine de ölüm oranının Pfizer-BioNTech ve Moderna aşılarını yaptıranlarla karşılaştırıldığında biraz daha yüksek olduğunu belirtti.
Ancak farklar çok büyük değil ve destek atışları olanlar arasında kayboldu. Boston’daki Beth Israel Deaconess Tıp Merkezi’nde Johnson & Johnson ile işbirliği yapan bir virolog olan Dan Barouch, CDC’nin ölümlerle ilgili istatistiklerinin yalnızca 1 Ocak’a kadar geçerli olduğunu ve Johnson & Johnson aşısının üstünlüğünün ancak Şubat veya Mart verileriyle ortaya çıkabileceğini söyledi. aşının geliştirilmesinde.
Ölümler enfeksiyonlarda genellikle haftalar veya aylarca gecikme eğilimi gösterir, çünkü “çünkü ölümlerin çoğu uzun süreli hastane kurslarından sonradır”.
Dr. Dean, aşıların daha net bir karşılaştırması için, tarafından sağlanan yaşa göre düzeltilmiş toplam rakamlardan ziyade, önceki enfeksiyonlar ve diğer yüksek riskli durumlar gibi bireysel faktörler hakkındaki bilgileri içeren verileri görmek istediğini söyledi. CDC
“J.&J. alan kişiler arasında sonuçlara ilişkin daha doğrudan çalışma yapmamamız çok yazık” dedi. Bunun nedeni kısmen, aşıyı mRNA aşılarından daha az kişinin alması, ama aynı zamanda “veri üreten diğer ülkelere güveniyoruz” dedi.
Soweto, Güney Afrika’da geçen yıl Johnson & Johnson aşıları. Kredi… Alet Pretorius/Associated Press
Bu bilgilerin bir kısmı Güney Afrika’dan geldi. Sisonke adlı bir denemede, Dr. Gail-Bekker ve meslektaşları, Johnson & Johnson aşısının bir dozunu yaklaşık 500.000 sağlık çalışanında ve bu kişilerin yaklaşık 240.000’inde iki doz değerlendirdi.
Araştırmanın ilk bölümünde, araştırmacılar alıcıları yaş, cinsiyet, Covid için risk faktörleri, sosyoekonomik durum ve önceki Covid’e göre bir kontrol grubuyla eşleştirdi. enfeksiyon. Ülkede Delta varyantı baskın olduğunda, aşının hastaneye yatmaya karşı yaklaşık yüzde 67 ve ölüme karşı yüzde 82 kadar etkili olduğunu buldular. Beta varyantına karşı koruma benzerdi.
“Kesinlikle Beta ve Delta dalgaları sırasında, tek doz şiddetli hastalık ve ölüm için çok iyi çalıştı,” dedi Dr. Gail-Bekker.
Omicron varyantı Güney Afrika’da dolaşıma girmeye başladığında, araştırmacılar katılımcılara aynı aşının bir güçlendiricisini teklif etti. Yarısından azı kabul etti.
“Olağanüstüydü, geri çekilme,” dedi Dr. Gail-Bekker. Bu noktada algı, Pfizer-BioNTech ve Moderna aşılarının üstün olduğu yönündeydi. “Yine çok ikinci sınıf bir seçenek sunduğumuzu hissettik,” diye hatırlıyor.
Yine de, şimdiye kadarki veriler, iki doz J. & J. aşısının, Pfizer-BioNTech aşısından korumaya benzer şekilde, Omicron varyantı ile hastaneye yatışa karşı yaklaşık yüzde 75’lik bir etkinliğe sahip olduğunu göstermektedir. Araştırmacılar bulguları geçen ay Denver’daki Retrovirüsler ve Fırsatçı Enfeksiyonlar Konferansı’nda sundular.
Araştırmada yalnızca iki doz Johnson & Johnson aşısı olan kişilere bakılmış olsa da, uzmanlar, aşının başlangıçta iki doz mRNA aşısı olan kişiler için mükemmel bir destekleyici olabileceğini öne sürüyorlar.
Ancak Aralık ayında, CDC, kan pıhtıları ve Guillain-Barré gibi nadir görülen yan etkiler riskini öne sürerek tüm yetişkinler için Johnson & Johnson’ın yerine mRNA aşılarını önerdi. sendrom. Ajans, aşı olan milyon kişi başına dört kan pıhtısı vakası buldu; 30 ila 39 yaşları arasındaki kadınlar, milyonda 11 ile en yüksek insidansa sahipti.
mRNA aşıları da yaygın olmayan yan etkilerle ilişkilendirilmiştir. 16 ila 29 yaşları arasındaki her 100.000 aşılanmış erkek için yaklaşık 11 miyokardit vakasına veya kalp iltihabına neden oldukları düşünülmektedir.
Farklı aşı kombinasyonları hakkında daha fazla veri, hangisinin uzun vadede en güvenli ve en etkili olduğunu netleştirebilir, dedi Dr. Dean. Yeni varyantların gelişi, bazı aşılara diğerlerine göre avantaj sağlayabilir, dedi.
“Gelecek için en iyi aşı rejiminin ne olabileceği konusunda çok açık fikirliyim” dedi.
Nedenler net değil ve tüm uzmanlar aşının kendisini haklı çıkardığına ikna olmuş değil. Ancak yine de biriken veriler, aşı alıcılarına önemli ölçüde güvence veriyor ve doğrulanırsa, dünyanın bazı yerlerinde yaygınlaştırılması için geniş etkileri var.
Örneğin Afrika’da, buzdolabında aylarca saklanabilen tek dozluk bir aşının dağıtımı açık ara en pratik seçenektir.
Johnson & Johnson, kullanılabilir aşı serileri üreten tek tesisi en azından geçici olarak kapattı. Ancak Güney Afrika merkezli Aspen Pharmacare, kıtanın geri kalanına büyük miktarlarda tedarik etmeye hazırlanıyor. Afrikalıların yalnızca yaklaşık yüzde 13’ü tam olarak aşılanmıştır ve yalnızca yüzde 1’i ek doz almıştır.
“Aşıları hızla çıkarmamız gereken Afrika ortamında, tek doz çok heyecan verici” dedi Linda Gail-Bekker, Güney Afrika’da aşının etkinliğini inceleyen Cape Town Üniversitesi’ndeki Desmond Tutu HIV Merkezi’nin direktörü.
Johnson & Johnson aşısı, teslimat kolaylığı ve hafif yan etkileri nedeniyle, bazıları Amerika Birleşik Devletleri’ndekiler de dahil olmak üzere, sağlık hizmetlerine sınırlı erişimi olan topluluklar için çekici bir seçenek olarak faturalandırıldı. Ama inişli çıkışlı bir yolculuk oldu.
Aşı, başlangıçta daha zayıf bir bağışıklık tepkisi veriyor gibiydi ve tek doz aşı olan daha fazla insan, mRNA aşıları olan iki doz Pfizer veya Moderna alanlara kıyasla, çığır açan enfeksiyonlara sahipti.
Nisan ayında Amerika Birleşik Devletleri ve Güney Afrika’daki federal sağlık yetkilileri J.&J. Kadınlarda nadir görülen bir kan pıhtılaşma bozukluğu raporlarını incelerken aşının dağılımı. Her iki ülke de kısa süre sonra yeniden kullanıma başlasa da, aşının itibarı hiçbir zaman tam olarak düzelmedi.
Ancak aşının kalitesiz olduğu fikrinin modası geçti, bazı uzmanlar şunları söyledi: Daha yakın tarihli veriler, aşının rakiplerine karşı kendini fazlasıyla tuttuğunu gösteriyor.
“J.&J. Dr. Gail-Bekker, insanların zihninde bir nevi aşağılandı” dedi. Ancak “tek dozluk bir aşı için ağırlığının üzerinde yumruk atıyor.”
Geçen Haziran’a kadar, CDC’den alınan kümülatif veriler, Moderna aşısı ile aşılamanın en düşük bulaşıcı enfeksiyon oranlarıyla sonuçlandığını gösterdi; Johnson & Johnson’ı alanlar en yüksek oranları gördü ve Pfizer-BioNTech ortada bir yerdeydi.
Yaz aylarında, özellikle J. & J. ve Pfizer arasındaki farklar kapanmaya başladı. Şimdiye kadar, tüm aşılar koronavirüs enfeksiyonlarına karşı eşit derecede iyi performans gösteriyor gibi görünüyor; aslında, Johnson & Johnson biraz daha iyi dayanıyor gibi görünüyor.
Güney Afrika, Gqeberha’daki Aspen Pharmacare ilaç şirketinin Johnson & Johnson aşı tesisindeki işçiler. Kredi… Siphiwe Sibeko/Reuters
22 Ocak itibariyle, mevcut en son veriler, aşılanmamış kişilerin enfekte olma olasılığı, tek doz Johnson & Johnson aşısı alanlara göre 3,2 kat daha fazlaydı; iki doz Moderna aşısı alanlara göre 2,8 kat ve iki doz Pfizer-BioNTech alanlara göre 2,4 kat daha fazla enfekte olma olasılıkları vardı. Genel olarak, Johnson & Johnson aşısının enfeksiyona karşı iki alternatiften biraz daha koruyucu olduğu görüldü.
Takviye dozları alan Amerikalılar arasında, tüm aşıların enfeksiyona karşı aşağı yukarı aynı etkinliğe sahip olduğu görüldü. Bir destekleyici atış, Johnson & Johnson’ın önceki koruma düzeyine fazla bir katkı sağlamadı (ancak veriler, kimin hangi tür destekleyici atış yaptığını göstermese de).
Veriler, CDC tarafından nüfusun yüzde 67’sini temsil eden 29 yargı bölgesinden toplanmıştır.
“CDC verileri, Johnson & Johnson Covid-19 aşısının yeni enfeksiyon ve hastaneye yatışlara karşı kalıcı koruma sağladığını gösteren artan kanıtlara katkıda bulunuyor” bir açıklamada söyledi.
Bulgular, J.&J. Seattle’daki Fred Hutchinson Kanser Araştırma Merkezi’nde aşı geliştirme konusunda uzman olan Dr. Larry Corey, aşının daha yakından incelenmesini hak ettiğini söyledi.
“Bu aşı platformu, beklemediğimiz bazı şaşırtıcı özelliklere sahip olabilir” dedi. Veriler “ilginç, kışkırtıcı ve onu anlamak için daha fazla zaman harcamalıyız.”
Dr. Corey, sonuçların Johnson & Johnson aşısının bel kemiğini oluşturan adenovirüs ile HIV araştırmalarındaki deneyimiyle örtüştüğünü söyledi. “Şimdiye kadar çalıştığımız hemen hemen tüm diğer platformlardan çok daha uzun bir dayanıklılığa sahip” dedi.
Bilim adamları, aşının profilinin geçen aylarla birlikte neden geliştiğini daha yeni tahmin etmeye başlıyorlar.
Bağışıklamadan sonraki ilk birkaç hafta içinde antikor seviyeleri hızla yükselir, ancak daha sonra hızla azalır. J.&J. Bazı araştırmalar, aşının diğer aşılar tarafından üretilenlerden daha yavaş azalan antikorlar üretebileceğini öne sürüyor. Veya bu antikorlar, afinite olgunlaşması adı verilen biyolojik bir fenomen yoluyla zamanla daha karmaşık hale gelebilir.
Belki de bazı araştırmacılar, aşının son birkaç aydaki enfeksiyonlardaki büyük artıştan sorumlu olan Omicron varyantına karşı daha sağlam bir savunma sunduğunu öne sürüyorlar. Ve araştırmalar, aşının en az diğer iki aşı kadar bağışıklık sisteminin diğer kısımlarını da eğittiğini göstermiştir.
Johnson & Johnson aşısının yetiştiğine herkes ikna olmuş değil. Emory Üniversitesi’nde biyoistatistik uzmanı olan Natalie Dean, birçok alıcının erken dönemde enfeksiyon kapması ve ek bağışıklık kazanması nedeniyle şu anda etkili gibi görünebileceğini söyledi. “Farklı bir bağışıklık profiline sahip olabilirler” dedi.
Johnson & Johnson aşısı olan ancak destek almayan kişilerde enfeksiyon oranı artık daha düşük. Dr. Dean, yine de ölüm oranının Pfizer-BioNTech ve Moderna aşılarını yaptıranlarla karşılaştırıldığında biraz daha yüksek olduğunu belirtti.
Ancak farklar çok büyük değil ve destek atışları olanlar arasında kayboldu. Boston’daki Beth Israel Deaconess Tıp Merkezi’nde Johnson & Johnson ile işbirliği yapan bir virolog olan Dan Barouch, CDC’nin ölümlerle ilgili istatistiklerinin yalnızca 1 Ocak’a kadar geçerli olduğunu ve Johnson & Johnson aşısının üstünlüğünün ancak Şubat veya Mart verileriyle ortaya çıkabileceğini söyledi. aşının geliştirilmesinde.
Ölümler enfeksiyonlarda genellikle haftalar veya aylarca gecikme eğilimi gösterir, çünkü “çünkü ölümlerin çoğu uzun süreli hastane kurslarından sonradır”.
Dr. Dean, aşıların daha net bir karşılaştırması için, tarafından sağlanan yaşa göre düzeltilmiş toplam rakamlardan ziyade, önceki enfeksiyonlar ve diğer yüksek riskli durumlar gibi bireysel faktörler hakkındaki bilgileri içeren verileri görmek istediğini söyledi. CDC
“J.&J. alan kişiler arasında sonuçlara ilişkin daha doğrudan çalışma yapmamamız çok yazık” dedi. Bunun nedeni kısmen, aşıyı mRNA aşılarından daha az kişinin alması, ama aynı zamanda “veri üreten diğer ülkelere güveniyoruz” dedi.
Soweto, Güney Afrika’da geçen yıl Johnson & Johnson aşıları. Kredi… Alet Pretorius/Associated Press
Bu bilgilerin bir kısmı Güney Afrika’dan geldi. Sisonke adlı bir denemede, Dr. Gail-Bekker ve meslektaşları, Johnson & Johnson aşısının bir dozunu yaklaşık 500.000 sağlık çalışanında ve bu kişilerin yaklaşık 240.000’inde iki doz değerlendirdi.
Araştırmanın ilk bölümünde, araştırmacılar alıcıları yaş, cinsiyet, Covid için risk faktörleri, sosyoekonomik durum ve önceki Covid’e göre bir kontrol grubuyla eşleştirdi. enfeksiyon. Ülkede Delta varyantı baskın olduğunda, aşının hastaneye yatmaya karşı yaklaşık yüzde 67 ve ölüme karşı yüzde 82 kadar etkili olduğunu buldular. Beta varyantına karşı koruma benzerdi.
“Kesinlikle Beta ve Delta dalgaları sırasında, tek doz şiddetli hastalık ve ölüm için çok iyi çalıştı,” dedi Dr. Gail-Bekker.
Omicron varyantı Güney Afrika’da dolaşıma girmeye başladığında, araştırmacılar katılımcılara aynı aşının bir güçlendiricisini teklif etti. Yarısından azı kabul etti.
“Olağanüstüydü, geri çekilme,” dedi Dr. Gail-Bekker. Bu noktada algı, Pfizer-BioNTech ve Moderna aşılarının üstün olduğu yönündeydi. “Yine çok ikinci sınıf bir seçenek sunduğumuzu hissettik,” diye hatırlıyor.
Yine de, şimdiye kadarki veriler, iki doz J. & J. aşısının, Pfizer-BioNTech aşısından korumaya benzer şekilde, Omicron varyantı ile hastaneye yatışa karşı yaklaşık yüzde 75’lik bir etkinliğe sahip olduğunu göstermektedir. Araştırmacılar bulguları geçen ay Denver’daki Retrovirüsler ve Fırsatçı Enfeksiyonlar Konferansı’nda sundular.
Araştırmada yalnızca iki doz Johnson & Johnson aşısı olan kişilere bakılmış olsa da, uzmanlar, aşının başlangıçta iki doz mRNA aşısı olan kişiler için mükemmel bir destekleyici olabileceğini öne sürüyorlar.
Ancak Aralık ayında, CDC, kan pıhtıları ve Guillain-Barré gibi nadir görülen yan etkiler riskini öne sürerek tüm yetişkinler için Johnson & Johnson’ın yerine mRNA aşılarını önerdi. sendrom. Ajans, aşı olan milyon kişi başına dört kan pıhtısı vakası buldu; 30 ila 39 yaşları arasındaki kadınlar, milyonda 11 ile en yüksek insidansa sahipti.
mRNA aşıları da yaygın olmayan yan etkilerle ilişkilendirilmiştir. 16 ila 29 yaşları arasındaki her 100.000 aşılanmış erkek için yaklaşık 11 miyokardit vakasına veya kalp iltihabına neden oldukları düşünülmektedir.
Farklı aşı kombinasyonları hakkında daha fazla veri, hangisinin uzun vadede en güvenli ve en etkili olduğunu netleştirebilir, dedi Dr. Dean. Yeni varyantların gelişi, bazı aşılara diğerlerine göre avantaj sağlayabilir, dedi.
“Gelecek için en iyi aşı rejiminin ne olabileceği konusunda çok açık fikirliyim” dedi.