Dikkat çekme nedir kpss ?

Ramazan

Global Mod
Global Mod
Dikkat Çekme Nedir? KPSS Hikayesiyle Anlatalım!

Bir gün, KPSS hazırlık sürecindeki bir arkadaşım bana, "Beni anlamıyor musun, dikkat çekmek istiyorum ama nasıl?" diye sormuştu. O an bu soruyu duymam, bana aslında çok ilginç geldi. Çünkü, hepimiz biraz dikkat çekme arzusuyla doluyuz, değil mi? Ancak, bu konuda nasıl hareket ettiğimiz, kişisel özelliklerimize göre farklılık gösteriyor. İşte, bu soruyu düşünerek, KPSS'ye hazırlanan iki karakter üzerinden dikkat çekme kavramını anlatan bir hikaye yazmak istedim. Hikayede, erkeklerin genellikle çözüm odaklı, kadınların ise daha empatik ve ilişkisel bir yaklaşım sergilemelerini de işin içine katacağım.

Hazır mısınız? İşte başlıyoruz...

Bir Sınav, İki Farklı Yaklaşım: Ahmet ve Elif

Ahmet ve Elif, aynı KPSS sınıfında hazırlanıyorlardı. Her ikisi de başarılı olmak istiyordu ama yolları çok farklıydı. Ahmet, her sabah 7’de uyanıyor, sabah kahvesini içerken, kendine kesin bir plan yapıyordu. "Bugün şunları şunları bitireceğim, saat 6’ya kadar da her şey tamamlanmış olur" diyordu kendi kendine. Her şeyin çok net olması gerektiğini düşünüyordu. “Strateji budur, çözüm budur!” diyerek ilerliyordu. Ahmet’in amacı sadece başarılı olmak değil, sınavda ne kadar dikkat çekebileceğini görmekti. Onun için dikkat çekmek, bir hedefin somut ve net olması demekti.

Ahmet'in dikkat çekme şekli, kendini diğerlerinden farklı kılacak bir strateji oluşturmak, daha fazla ders çalışmak, daha hızlı olmak ve her zaman bir adım önde olmaktı. Onun için sınav, çözülmesi gereken bir problemdi ve bu problemi çözmek için de bir yöntem, bir plan gerekiyordu. Strateji belli: Herkesin yaptığı gibi çalışmak yok! Fark yaratacak, öne çıkacak bir şey yapmalıydı.

Elif ise daha farklı bir yaklaşımdı. Her şeyden önce, “dikkat çekmek” fikri onun için biraz daha derindi. Sadece sınavdaki başarıya odaklanmak değil, bu süreçte diğer insanlarla ilişkilerini nasıl şekillendirdiği, nasıl hissettiği, etrafındakilere nasıl destek verdiği de onun için önemliydi. Elif için dikkat çekmek, sadece sınavın sonucu değildi; arkadaşlarıyla, öğretmenleriyle kurduğu ilişkiler de önemliydi. Her gün saatlerce çalışırken, bir yandan da sınıf arkadaşlarının moralini yüksek tutmaya çalışıyor, bazen onlara ders çalışma yöntemlerini anlatıyordu.

Bir gün, Ahmet ile Elif arasında dikkat çekme üzerine bir konuşma geçti. Ahmet, "Sınavda öne çıkmanın yolu daha fazla çalışmaktan geçer," dedi. Elif gülümsedi ve "Evet, ama sadece o kadar değil," dedi. Ahmet, "Ne demek istiyorsun? Daha fazla çalıştıkça öne çıkmamız gerekmez mi?" diye sordu.

Ahmet’in Stratejik Düşünüşü: Sorunun Çözümü

Ahmet’in yaklaşımı çok netti: Dikkat çekmek, sadece ders çalışmakla ilgiliydi. Bu, onun çözüm odaklı, sonuçları hedefleyen bakış açısının bir yansımasıydı. Stratejik düşünüyordu. Her şeyin bir planı vardı ve bu planın içinde doğru zamanda doğru şeyleri yaparak başarılı olmayı hedefliyordu. KPSS gibi sınavlarda, her şeyin matematiksel bir düzen içinde olması gerektiğine inanıyordu. Çalışma saatleri, test çözümleri, konu tekrarları… Hepsi bir düzen içinde ve hedefe odaklıydı. Başka hiçbir şey Ahmet’i ilgilendirmiyordu.

Ahmet’in düşüncesine göre, sadece daha fazla çalışarak ve sistematik bir şekilde ilerleyerek dikkat çekebilirdi. O, ne kadar çok çalışırsa, o kadar başarılı olacağına ve sınavda bir adım önde olacağına emindi. "Dikkat çekmek için yapmam gereken tek şey bu," diye düşünüyordu.

Elif’in Empatik Yaklaşımı: Duygusal Zeka ve İlişkiler

Elif, "Dikkat çekmek sadece başarılı olmakla ilgili değil," dedi. “Gerçekten değerli olmak, insanlara nasıl dokunduğumuzla ilgilidir. Benim için dikkat çekmek, sadece bilgiyi edinmek değil, o bilgiyi etrafındaki insanlarla paylaşarak, onlarla güçlü bağlar kurarak, birlikte büyümek demek." Elif’in bakış açısı farklıydı. O, sadece kendi başarısına odaklanmıyor, aynı zamanda diğerlerini de başarıya taşımaya çalışıyordu. İyi bir dinleyiciydi, arkadaşlarının duygularını anlamaya çalışıyordu. Elif’in için "dikkat çekmek" başkalarına değerli hissettirmek, onların yanında olduğunu hissettirmekti.

Elif, ders çalışırken sık sık arkadaşlarını da motive eder, grup çalışmaları düzenlerdi. Elif’in gücü, sadece kendi başarılarını değil, çevresindeki insanlara da ulaşabilmesinde yatıyordu. Onun için dikkat çekmek, sadece sınavdan yüksek not almak değil, insanları nasıl etkilediğiydi.

İki Farklı Yöntem: Dikkat Çekmenin İki Yolu

Ahmet ve Elif, sınavın öncesinde farklı yolları tercih ediyor, ancak aynı hedefe ulaşmak istiyorlardı: Dikkat çekmek. Ahmet, sınavda öne çıkmak için stratejik bir yaklaşım benimserken, Elif ilişkisel ve empatik bir yol izliyordu. Ahmet, ne kadar fazla çalışırsa, o kadar dikkat çekeceğini düşünüyordu. Ancak Elif, çevresindekilere değer vererek, onlara moral ve destek sağlayarak dikkat çekmeyi amaçlıyordu.

Biri stratejik ve hedef odaklı, diğeri ise ilişkisel ve empatik bir bakış açısına sahipti. Ahmet ve Elif’in dikkat çekme yolları, aslında çok farklıydı. Ahmet için dikkat çekmek, başarıyı somut bir şekilde elde etmekti; Elif için ise bu, insanları bir araya getirerek, onları daha güçlü kılmak ve birlikte başarılı olmak anlamına geliyordu.

Tartışma Konuları ve Sorular

- Dikkat çekmek yalnızca bireysel başarıyla mı ilgilidir, yoksa başkalarına nasıl değer verdiğimiz de önemli midir?

- Erkekler genellikle stratejik düşünürken, kadınlar ilişkisel bakış açıları mı geliştiriyor? Bu fark, dikkat çekme üzerine nasıl bir etkide bulunur?

- KPSS gibi sınavlarda, kişisel stratejiler ve grup desteklerinin birleşmesi nasıl daha güçlü sonuçlar doğurur?

Elif ve Ahmet’in farklı yaklaşımları, bu sorulara derinlemesine yanıt aramak için bize ilham verebilir. Dikkat çekmenin sadece ders çalışmakla veya tek başına başarılı olmakla ilgili olmadığını unutmamalıyız. Aslında, bu süreçte insanlara nasıl yaklaşırız ve onlara nasıl dokunuruz, belki de en önemli dikkat çekme yoludur.
 
Üst