Kısa bir süre evvel, üniversiteye giriş imtihanlarında baraj puanı uygulaması kaldırıldı. Temel Yeterlilik Testi (TYT) ve Alan Yeterlilik Testi (AYT) için 150 ve 180 olan puanlar artık tercihler sırasında aranmayacak.
Peki bu ne manaya geliyor? Velilerden de öğrencilerden de “Nasıl olsa imtihan kalktı artık!” üzere sözler duyuyoruz. Birden fazla öğrencimiz ne olduğunun farkında lakin, bilhassa veliler ve daha alt sınıfta ne olduğunun farkında olmayan öğrencilerimiz için açıklayayım.
Geçen yıl üniversite imtihanlarına giren yaklaşık 2.5 milyon öğrenciden 700 bin kadarı bu barajları geçememişti. Bu niçinle de hiç tercih edilmeyen ve boş kalan kontenjanlar oldu. Bu durumda tercih edilmeyen düşük puanlı kısımlar için de üniversite adayları tercih yapabilecek.
Bu kısımlar de ya iş bulma imkanının çok düşük olduğu kısımlar, ya ulaşımının ve iklim kurallarının epeyce güç olduğu vilayet ve ilçelerimizdeki yine az kişinin gitmek istediği, hatta gitmek istemediği kısımlar, bir de fiyatlı okunan vakıf üniversitelerinde epeyce az tercih edilen kısımlardır.
Burada şu yanlış algıya da değinmek isterim: “Nasıl olsa fiyatlı değil mi! Özel üniversite… Parasını veren gidiyor!” Değil işte! Devlet üniversiteleriyle yarışan hatta tam burslu kısımları en güzel devlet üniversitelerinden çok daha yüksek puanla alan ve birkaç devlet üniversitemizle birlikte dünya çapında sayılan vakıf üniversitelerimiz de var.
Tabii, şimdiye kadar “Öğrenci gelsin de, ne olursa olsun!” diye fiyatlı öğrencileri taban puanla alan kısımları olan vakıf üniversiteleri de vardı ki, baraj puanı uygulaması kalkınca, işte bu üniversitelerin o kısımlarına baraj puanı almadan da fiyatlı girilebilecek.
Yani yüksek puanlı bir maksadı olan öğrenciler yine çalışmak durumunda. Kimse birkaç soru çözen öğrencileri mesela şu anda birinci bine giren öğrencileri alan kısma almayacak. Aslında birinci 500 bine de, bir milyona da… Üzgünüm sevgili öğrenciler ve âlâ ki de, kimse ismini kodlayan ve birkaç soru çözen üniversite adaylarını en hoş kısımlara almayacak! Bu durumda hakikaten imtihana gerek kalmazdı ki, her ne kadar sizin için güç olsa da, fırsat eşitsizliği olsa da, ÖSYM imtihanları bu ülke için en adil imtihan sistemidir. Düşünsenize, her üniversite kendi şatlarını belirlese ve bir üniversiteden öbürüne koşturup hiç birine giremeyip senelerca açıkta kaldığınızı… Artık hiç değilse hakikat ve sistemli çalışan sizlerin istediğiniz kısımlara girme bahtınız var.
Şu durumlarda bizden yardım almalısınız: İmtihan tasanız var ise, imtihanda telaş niçiniyle bildiklerinizi yapamıyorsanız. Dikkat eksikliği meseleniz var ise, bir ders mühleti boyunca derse dikkatinizi veremiyorsanız. Motivasyonunuz düşükse, amaç, emel belirleyemiyorsanız, ders çalışmak istemiyorsanız. Nasıl verimli çalışacağınızı bilemiyorsanız, çalışıp sonuç alamadığınızı düşünüyorsanız.
Herhangi bir sorun yaşamayan üniversite adaylarımız, her zamanki üzere sistemli ve disiplinli bir biçimde çalışmaya devam etmelidirler.
Özetle, baraj puanları kaldırıldı diye imtihan yokmuş üzere rehavete kapılmayın. İmtihan tıpkı imtihan, siz ve rakipleriniz birebir olacaksınız. Barajın kalkması, büyük bir çoğunluğunuzu ilgilendirmiyor.
Peki bu ne manaya geliyor? Velilerden de öğrencilerden de “Nasıl olsa imtihan kalktı artık!” üzere sözler duyuyoruz. Birden fazla öğrencimiz ne olduğunun farkında lakin, bilhassa veliler ve daha alt sınıfta ne olduğunun farkında olmayan öğrencilerimiz için açıklayayım.
Geçen yıl üniversite imtihanlarına giren yaklaşık 2.5 milyon öğrenciden 700 bin kadarı bu barajları geçememişti. Bu niçinle de hiç tercih edilmeyen ve boş kalan kontenjanlar oldu. Bu durumda tercih edilmeyen düşük puanlı kısımlar için de üniversite adayları tercih yapabilecek.
Bu kısımlar de ya iş bulma imkanının çok düşük olduğu kısımlar, ya ulaşımının ve iklim kurallarının epeyce güç olduğu vilayet ve ilçelerimizdeki yine az kişinin gitmek istediği, hatta gitmek istemediği kısımlar, bir de fiyatlı okunan vakıf üniversitelerinde epeyce az tercih edilen kısımlardır.
Burada şu yanlış algıya da değinmek isterim: “Nasıl olsa fiyatlı değil mi! Özel üniversite… Parasını veren gidiyor!” Değil işte! Devlet üniversiteleriyle yarışan hatta tam burslu kısımları en güzel devlet üniversitelerinden çok daha yüksek puanla alan ve birkaç devlet üniversitemizle birlikte dünya çapında sayılan vakıf üniversitelerimiz de var.
Tabii, şimdiye kadar “Öğrenci gelsin de, ne olursa olsun!” diye fiyatlı öğrencileri taban puanla alan kısımları olan vakıf üniversiteleri de vardı ki, baraj puanı uygulaması kalkınca, işte bu üniversitelerin o kısımlarına baraj puanı almadan da fiyatlı girilebilecek.
Yani yüksek puanlı bir maksadı olan öğrenciler yine çalışmak durumunda. Kimse birkaç soru çözen öğrencileri mesela şu anda birinci bine giren öğrencileri alan kısma almayacak. Aslında birinci 500 bine de, bir milyona da… Üzgünüm sevgili öğrenciler ve âlâ ki de, kimse ismini kodlayan ve birkaç soru çözen üniversite adaylarını en hoş kısımlara almayacak! Bu durumda hakikaten imtihana gerek kalmazdı ki, her ne kadar sizin için güç olsa da, fırsat eşitsizliği olsa da, ÖSYM imtihanları bu ülke için en adil imtihan sistemidir. Düşünsenize, her üniversite kendi şatlarını belirlese ve bir üniversiteden öbürüne koşturup hiç birine giremeyip senelerca açıkta kaldığınızı… Artık hiç değilse hakikat ve sistemli çalışan sizlerin istediğiniz kısımlara girme bahtınız var.
Şu durumlarda bizden yardım almalısınız: İmtihan tasanız var ise, imtihanda telaş niçiniyle bildiklerinizi yapamıyorsanız. Dikkat eksikliği meseleniz var ise, bir ders mühleti boyunca derse dikkatinizi veremiyorsanız. Motivasyonunuz düşükse, amaç, emel belirleyemiyorsanız, ders çalışmak istemiyorsanız. Nasıl verimli çalışacağınızı bilemiyorsanız, çalışıp sonuç alamadığınızı düşünüyorsanız.
Herhangi bir sorun yaşamayan üniversite adaylarımız, her zamanki üzere sistemli ve disiplinli bir biçimde çalışmaya devam etmelidirler.
Özetle, baraj puanları kaldırıldı diye imtihan yokmuş üzere rehavete kapılmayın. İmtihan tıpkı imtihan, siz ve rakipleriniz birebir olacaksınız. Barajın kalkması, büyük bir çoğunluğunuzu ilgilendirmiyor.