Vajinismus, hanımın cinsel alaka öncesi, kendi iradesi haricinde olan istemsiz kaslarının kasılması kararı, çiftlerin birlikte olamaması problemidir ve sandığımızdan fazlaca daha yaygındır.
Biroldukca çift bu biçimde bir meselesinin olduğunu en yakınına bile açamaz. Kendi içinde halletmeye çalışır, başaramaz. senelerca bu türlü yaşar ya da en sonunda dayanamayıp boşanır.
Sebep genelde, aile, toplum ve arkadaşlardan edinilen yanlış bilgilerdir. Şu tabir birebir bir danışanıma ilişkin: “Çok acı çekeceğim. Kanama durmayacak. Hastaneye gdolayılürken kan kaybından öleceğim!” Kimse bu biçimde bir şey anlatmamış olağan ki. Duyduklarını vakit içinde başında o denli büyütmüş ki, sonuç bu.
bu biçimde bir durumla karşılaştınız diyelim, ne yapacaksınız? Kadın-doğum tabibine gitmek, bir süreçle kızlık zarından kurtulmak, alkol ya da ilaç almak, anestezi altında bir arada olmak (!) tahlil olmayacaktır. Bunların hepsi denenen ve düşünülen şeyler.
Kadın-doğum muayenesi, fazlaca düşük de olsa, fizikî bir sorun ihtimali olup olmadığını anlamak için gerekir, bir sefere mahsus, o kadar.
daha sonrasında bu mevzuda size yardımcı olacak bir terapistle bu sorunun üstesinden gelebilirsiniz: Bu alanla ilgili bir psikolog ya da psikiyatri uzmanı.
En sık karşılaştığım durumlardan biri, bayanın tek başına tahlil aramak üzere başvurmasıdır. Bu onun kendi sıkıntısıymış, gidip halledip gelmeliymiş, büyükler ve etraf çocuk beklentisindeymiş…
Aile terapisi de cinsel terapi de tek bireyle yapılmaz. Zira evlilik, sorun ve tahlil iki kişiliktir. Eşinin yanında ve ona destekçi olduğunu bilmek bile hanımı pek rahatlatmaktadır.
Tek başına tekraren gelip tahlile ulaşamayan, hatta boşanan danışanlarım da oldu. O süreci bir arada yaşadık ve atlattık.
Sevdiniz, evlendiniz, “İyi günde, berbat günde…” bir hayata adım attınız ve cinsellik de evlilikte epeyce kıymetli bir yer kaplar. O yüzden terapiyi de yanlışsız yerde ve birlikte arayın lütfen! Kendi mutluluğunuz için…
Biroldukca çift bu biçimde bir meselesinin olduğunu en yakınına bile açamaz. Kendi içinde halletmeye çalışır, başaramaz. senelerca bu türlü yaşar ya da en sonunda dayanamayıp boşanır.
Sebep genelde, aile, toplum ve arkadaşlardan edinilen yanlış bilgilerdir. Şu tabir birebir bir danışanıma ilişkin: “Çok acı çekeceğim. Kanama durmayacak. Hastaneye gdolayılürken kan kaybından öleceğim!” Kimse bu biçimde bir şey anlatmamış olağan ki. Duyduklarını vakit içinde başında o denli büyütmüş ki, sonuç bu.
bu biçimde bir durumla karşılaştınız diyelim, ne yapacaksınız? Kadın-doğum tabibine gitmek, bir süreçle kızlık zarından kurtulmak, alkol ya da ilaç almak, anestezi altında bir arada olmak (!) tahlil olmayacaktır. Bunların hepsi denenen ve düşünülen şeyler.
Kadın-doğum muayenesi, fazlaca düşük de olsa, fizikî bir sorun ihtimali olup olmadığını anlamak için gerekir, bir sefere mahsus, o kadar.
daha sonrasında bu mevzuda size yardımcı olacak bir terapistle bu sorunun üstesinden gelebilirsiniz: Bu alanla ilgili bir psikolog ya da psikiyatri uzmanı.
En sık karşılaştığım durumlardan biri, bayanın tek başına tahlil aramak üzere başvurmasıdır. Bu onun kendi sıkıntısıymış, gidip halledip gelmeliymiş, büyükler ve etraf çocuk beklentisindeymiş…
Aile terapisi de cinsel terapi de tek bireyle yapılmaz. Zira evlilik, sorun ve tahlil iki kişiliktir. Eşinin yanında ve ona destekçi olduğunu bilmek bile hanımı pek rahatlatmaktadır.
Tek başına tekraren gelip tahlile ulaşamayan, hatta boşanan danışanlarım da oldu. O süreci bir arada yaşadık ve atlattık.
Sevdiniz, evlendiniz, “İyi günde, berbat günde…” bir hayata adım attınız ve cinsellik de evlilikte epeyce kıymetli bir yer kaplar. O yüzden terapiyi de yanlışsız yerde ve birlikte arayın lütfen! Kendi mutluluğunuz için…