Pasif-agresif kişilik bozukluğu, günümüzde yaygın olarak görülen, kişinin kendisini ve etrafını olumsuz istikamette etkileyen ruhsal rahatsızlıklardan biridir. Pasif agresif kişilik bozukluğu olan şahıslar, kendilerini karşılarındaki insanlara söz etmek istedikleri üzere edemezler. Konuşma anında hakikaten ne hissettiklerini, fikirlerini ve muhtaçlıklarını karşı tarafa iletemezler. Fakat bu hislerini dışa bir biçimde vururlar.
Bunu da onları dolaylı yoldan söyleyerek ya da ima ederek yaparlar. Örneğin onlara bir bakılırsav verildiğinde bunu reddetmek isteseler bile reddedemeyip daha sonrasında projede eza çıkartabilirler. Bu bireyler agresif hisler hissetseler bile hayır diyemedikleri için bunu dışarı vuramazlar. Öfkelerini içlerinde yaşarlar ve bu his da öteki bir şey üzerinden söz edilir.
Pasif-agresif kişiliği olan şahıslar, olağanda kısa bir vakitte çözülebilecek sorunu bile kimi vakit çözemeyebilirler. Sorunla direkt olarak yüzleşemedikleri için sıkıntıları giderek artar. Başlarına gelenlerin diğerleri yüzünden olduğunu düşünme yatkınlıkları da vardır. Bu şahısların yakın etrafında olanlar kendilerini huzursuz ve gergin hissederler. Pasif-agresif olan kişinin verebileceği olumsuz yansıları ön nazaranmediklerinden kendilerini daima tetikte hissederler.
Bu üzere tavırlar sergileyen pasif-agresif bireyler bunun üzere sebepler yüzünden ekseriyetle yalnızlık çekerler. Bağlantıda oldukları şahsa agresif ve küçümseyici davrandıkları için bu onların öbür beşerlerle olan münasebetlerini çok makus tesirler. Lakin vakit zaman bu yaptıklarından da pişmanlık duyarlar. Yaptıklarının yanlış olduğunun şuurunda bile olsalar bile karşılarındaki şahsa alınmış olduklarından bu davranışlarını sürdürmeye devam edebilirler.
Belirsizlik ortasında olmak pasif-agresif şahıslar için çok dehşet verici bir durumdur. İçinde bulundukları meçhullükten kurtulmak için ellerinden geleni yaparlar. Bu durum, onlar için telaş verici olduğu kadar hem de öfkelendirici bir durumdur. Fakat bu biçimde hissettikten daha sonra da pişmanlık duymaları mümkündür. Örneğin pasif-agresif bir kişi annesiyle ya da babasıyla arbede ettiği anda ona ondan nefret ettiğini ve hiç sevmediğini söyleyebilir. Fakat bunun çabucak akabinde söylemiş olduklerini geri almaya çalışıp derin bir pişmanlık hissi duyar.
söylemiş olduklerini telafi edebilmek için ona onu aslında epeyce sevdiğini ve ömründe olduğu için memnunluk duyduğunu söyleyebilirler. Bu yüzden bu şahısların tıpkı anda hem olumlu tıpkı vakitte olumsuz hisleri hissedebildikleri söylenebilir. İrtibat anlarında sergiledikleri bu tutarsız haller niçiniyle pasif-agresif şahısların uzun ve sağlıklı bir evlilik ya da arkadaşlık sürdürmesi çok zordur. Pasif-agresif kişilik bozukluğu kişinin toplumsal ömrünü pek olumsuz etkileyen bir ruhsal rahatsızlıktır.
Pasif-Agresif Kişilik Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Pasif-agresif kişilik bozukluğunun belirtileri kelamlardan hayli davranışlardan muhakkak olur. Pasif-agresiflerin bir husus hakkında konuşurken hiç de olumsuz olmayan kanılar belirttikten daha sonra akabinde o bahisle ilgili olumsuz tutumlar sergilemeye başladıkları sıkça görülür. Bütün bir gün boyunca dışarıda geçirilen müddet boyunca memnun, sevinçli ve hareketleri bir ruh hali ortasında olup konuta gelince de somurtkan ve neşesiz davranmak pasif-agresiflik kişilik özelliklerinden birisidir.
Bu şahıslar ayrıyeten inatçı ve alıngan tiplerdir. Sizinle sıradan bir mevzu hakkında bile konuşup sorunu çözmek yerine size küsmeyi tercih edebilirler. Bu cins cezalandırmalara gitmek pasif-agresif kişiliğin tipik özelliklerindendir. Karşıdakini küçümseyip onların olumsuz yanlarını meydana çıkartmak isteyebilirler. Bunun yanında kendilerinin en güzeli olduğunu söyleyebilirler. bu biçimde umursamaz davranışlar sergileseler dahi kendileri içlerinden öz inançsız ve yetersiz hissederler. Örneğin, çevrelerindekilerin yaptığı işlerden daima şikayet etseler bile onlar olmadan çalışmaya devam edemezler.
Diğerlerine çok derecede bağımlı olmak da pasif-agresifliğin özelliklerindendir. İlgi üzerlerinde olmayıp sevgi bakılırsamedikleri vakit olumsuz hissetmeleri ve çökmeleri olağandır. Bir defa bu biçimde hissettikten daha sonra karşılarındaki bireyle ortalarına bir duvar çekip onunla bağlantısı büsbütün kesmek isteyebilirler. Karşıdaki kişi onların niye bu biçimde davrandığını anlamasa dahi pasif-agresifler, onun ne yaptığını kendisinin anlaması gerektiğini düşünüp sorun üzerinde konuşmayı tercih etmeyebilirler. Pasif-agresiflerin arkadaşlık ya da karşı cinse olan bağları de bağımlıdır.
İlişkide oldukları şahsa onlara bağımlı olmadıklarını söyleyip ona nazaran davransalar dahi içten içe partnerlerine karşı bağımlıdırlar. İstedikleri üzere davranış goremezlerse kendilerini mağdur üzere lanse etmeleri tipik bir özelliktir. Bunu yaparak aslında karşıdaki kişinin ondan kopmamasını sağlamaya çalışırlar. Lakin partnerleri, pasif-agresiflerin bu umursamaz ve somurtkan davranışlarının sebebini anlamayabilirler. Sık sık sessiz ve reaksiyonsuz davranan pasif-agresifler bu tıp davranışlarla partnerlerini kendilerinden uzaklaştırabilirler.
Partnerleri direkt olarak sormadıkça neye alındıklarını anlatmazlar ve karşıdakinin onun beklentilerini anlamasını umarlar. Ayrıyeten ilgi odağı olmak ve beğenilmek çok güzellerine gitse bile bunu karşı tarafa muhakkak etmezler. Partnerleri bu ilgilerini kestiklerinde ise bir anda olumsuz kanılara ve hislere kapılırlar. Bu onların partnerlerine öfkelenmelerine yol açar. Bu içine kapanık davranışları yüzünden partnerleri ne yapsa onlara yaranamayabilirler. Bu yüzden pasif-agresif kişilik bozukluğu olan bireylerin uzun periyodik ilgiler kurduğu pek rastlanılan bir durum değildir.
Genellikle ilgiye başladıktan kısa bir süre daha sonra kendilerini bir biçimde partnerlerinden uzaklaştırmayı başarırlar. Pasif-agresif kişilik bozukluğunun başka belirtileri içinde daima ortasında bulunulan durumdan şikayet etmek sayılabilir. Bu bireyler, daima ne kadar şanssız olduklarından şikayetçi olup başkalarını kıskanabilirler. Bu alıngan halleri yüzünden sık sık öbür insanlara gönül koyarlar ve küserler. Karşıdaki kişi onlarla ilgili yapan tenkitler bile yapsa bunu düşmanlık olarak görüp sinirlenebilirler. İşi ağırdan alma ve unutkanlık da pasif-agresif kişilik bozukluğu belirtilerindendir.
Pasif agresif şahıslar, karşılarındakine saldırgan ve küstahça davrandıklarını bilseler dahi bunu birden fazla vakit engelleyemezler. Bu durum karşılarındaki kişiyi de olumsuz davranmaya iter. İçinde bulundukları bu durumdan çıkmak ve takdir edildiklerini hissedebilmek için diğerlerine yardım etmeyi seçebilirler. Fakat bunun temelinde onaylanma ve takdir edilme isteği yatar. Yaptıklarından pişmanlık hissetseler dahi bunu dürüstçe kabul etmek yerine sonlu davrananın karşıdaki olduğunu söyleyebilirler. Kendileri onlara bakılırsa mağdur ve haksızlığa uğrayan taraftır.
Pasif-Agresif Kişilik Bozukluğu niçinleri Nedir?
Pasif- agresif kişilik bozukluğu niçinleri pek çeşitlidir. Lakin bu bozukluğun kesin ve net bir açıklaması çabucak hemen yoktur. Lakin bu durumun çocukluktan geldiği düşünülmektedir. Küçükken ihmal edilmek ve aileleri tarafınca kararsız davranışlara maruz kalan çocuklarda bu durumun daha fazlaca görüldüğü bilinmektedir.
Çocuklar büyürken davranışları konusunda ebeveynlerini rol model alırlar. Bu süreçte onlardan olgun ve yapan davranışlar görmedikleri vakit kendileri de büyüdüklerinde hislerini ve niyetlerini söz edemeyen bireylere dönüşebilirler. Bunun üzere kaideler altında büyüyen çocuklarda ileriki vakit içinderda pasif-agresif davranışlar görülme ihtimali artmaktadır.
Bunu da onları dolaylı yoldan söyleyerek ya da ima ederek yaparlar. Örneğin onlara bir bakılırsav verildiğinde bunu reddetmek isteseler bile reddedemeyip daha sonrasında projede eza çıkartabilirler. Bu bireyler agresif hisler hissetseler bile hayır diyemedikleri için bunu dışarı vuramazlar. Öfkelerini içlerinde yaşarlar ve bu his da öteki bir şey üzerinden söz edilir.
Pasif-agresif kişiliği olan şahıslar, olağanda kısa bir vakitte çözülebilecek sorunu bile kimi vakit çözemeyebilirler. Sorunla direkt olarak yüzleşemedikleri için sıkıntıları giderek artar. Başlarına gelenlerin diğerleri yüzünden olduğunu düşünme yatkınlıkları da vardır. Bu şahısların yakın etrafında olanlar kendilerini huzursuz ve gergin hissederler. Pasif-agresif olan kişinin verebileceği olumsuz yansıları ön nazaranmediklerinden kendilerini daima tetikte hissederler.
Bu üzere tavırlar sergileyen pasif-agresif bireyler bunun üzere sebepler yüzünden ekseriyetle yalnızlık çekerler. Bağlantıda oldukları şahsa agresif ve küçümseyici davrandıkları için bu onların öbür beşerlerle olan münasebetlerini çok makus tesirler. Lakin vakit zaman bu yaptıklarından da pişmanlık duyarlar. Yaptıklarının yanlış olduğunun şuurunda bile olsalar bile karşılarındaki şahsa alınmış olduklarından bu davranışlarını sürdürmeye devam edebilirler.
Belirsizlik ortasında olmak pasif-agresif şahıslar için çok dehşet verici bir durumdur. İçinde bulundukları meçhullükten kurtulmak için ellerinden geleni yaparlar. Bu durum, onlar için telaş verici olduğu kadar hem de öfkelendirici bir durumdur. Fakat bu biçimde hissettikten daha sonra da pişmanlık duymaları mümkündür. Örneğin pasif-agresif bir kişi annesiyle ya da babasıyla arbede ettiği anda ona ondan nefret ettiğini ve hiç sevmediğini söyleyebilir. Fakat bunun çabucak akabinde söylemiş olduklerini geri almaya çalışıp derin bir pişmanlık hissi duyar.
söylemiş olduklerini telafi edebilmek için ona onu aslında epeyce sevdiğini ve ömründe olduğu için memnunluk duyduğunu söyleyebilirler. Bu yüzden bu şahısların tıpkı anda hem olumlu tıpkı vakitte olumsuz hisleri hissedebildikleri söylenebilir. İrtibat anlarında sergiledikleri bu tutarsız haller niçiniyle pasif-agresif şahısların uzun ve sağlıklı bir evlilik ya da arkadaşlık sürdürmesi çok zordur. Pasif-agresif kişilik bozukluğu kişinin toplumsal ömrünü pek olumsuz etkileyen bir ruhsal rahatsızlıktır.
Pasif-Agresif Kişilik Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Pasif-agresif kişilik bozukluğunun belirtileri kelamlardan hayli davranışlardan muhakkak olur. Pasif-agresiflerin bir husus hakkında konuşurken hiç de olumsuz olmayan kanılar belirttikten daha sonra akabinde o bahisle ilgili olumsuz tutumlar sergilemeye başladıkları sıkça görülür. Bütün bir gün boyunca dışarıda geçirilen müddet boyunca memnun, sevinçli ve hareketleri bir ruh hali ortasında olup konuta gelince de somurtkan ve neşesiz davranmak pasif-agresiflik kişilik özelliklerinden birisidir.
Bu şahıslar ayrıyeten inatçı ve alıngan tiplerdir. Sizinle sıradan bir mevzu hakkında bile konuşup sorunu çözmek yerine size küsmeyi tercih edebilirler. Bu cins cezalandırmalara gitmek pasif-agresif kişiliğin tipik özelliklerindendir. Karşıdakini küçümseyip onların olumsuz yanlarını meydana çıkartmak isteyebilirler. Bunun yanında kendilerinin en güzeli olduğunu söyleyebilirler. bu biçimde umursamaz davranışlar sergileseler dahi kendileri içlerinden öz inançsız ve yetersiz hissederler. Örneğin, çevrelerindekilerin yaptığı işlerden daima şikayet etseler bile onlar olmadan çalışmaya devam edemezler.
Diğerlerine çok derecede bağımlı olmak da pasif-agresifliğin özelliklerindendir. İlgi üzerlerinde olmayıp sevgi bakılırsamedikleri vakit olumsuz hissetmeleri ve çökmeleri olağandır. Bir defa bu biçimde hissettikten daha sonra karşılarındaki bireyle ortalarına bir duvar çekip onunla bağlantısı büsbütün kesmek isteyebilirler. Karşıdaki kişi onların niye bu biçimde davrandığını anlamasa dahi pasif-agresifler, onun ne yaptığını kendisinin anlaması gerektiğini düşünüp sorun üzerinde konuşmayı tercih etmeyebilirler. Pasif-agresiflerin arkadaşlık ya da karşı cinse olan bağları de bağımlıdır.
İlişkide oldukları şahsa onlara bağımlı olmadıklarını söyleyip ona nazaran davransalar dahi içten içe partnerlerine karşı bağımlıdırlar. İstedikleri üzere davranış goremezlerse kendilerini mağdur üzere lanse etmeleri tipik bir özelliktir. Bunu yaparak aslında karşıdaki kişinin ondan kopmamasını sağlamaya çalışırlar. Lakin partnerleri, pasif-agresiflerin bu umursamaz ve somurtkan davranışlarının sebebini anlamayabilirler. Sık sık sessiz ve reaksiyonsuz davranan pasif-agresifler bu tıp davranışlarla partnerlerini kendilerinden uzaklaştırabilirler.
Partnerleri direkt olarak sormadıkça neye alındıklarını anlatmazlar ve karşıdakinin onun beklentilerini anlamasını umarlar. Ayrıyeten ilgi odağı olmak ve beğenilmek çok güzellerine gitse bile bunu karşı tarafa muhakkak etmezler. Partnerleri bu ilgilerini kestiklerinde ise bir anda olumsuz kanılara ve hislere kapılırlar. Bu onların partnerlerine öfkelenmelerine yol açar. Bu içine kapanık davranışları yüzünden partnerleri ne yapsa onlara yaranamayabilirler. Bu yüzden pasif-agresif kişilik bozukluğu olan bireylerin uzun periyodik ilgiler kurduğu pek rastlanılan bir durum değildir.
Genellikle ilgiye başladıktan kısa bir süre daha sonra kendilerini bir biçimde partnerlerinden uzaklaştırmayı başarırlar. Pasif-agresif kişilik bozukluğunun başka belirtileri içinde daima ortasında bulunulan durumdan şikayet etmek sayılabilir. Bu bireyler, daima ne kadar şanssız olduklarından şikayetçi olup başkalarını kıskanabilirler. Bu alıngan halleri yüzünden sık sık öbür insanlara gönül koyarlar ve küserler. Karşıdaki kişi onlarla ilgili yapan tenkitler bile yapsa bunu düşmanlık olarak görüp sinirlenebilirler. İşi ağırdan alma ve unutkanlık da pasif-agresif kişilik bozukluğu belirtilerindendir.
Pasif agresif şahıslar, karşılarındakine saldırgan ve küstahça davrandıklarını bilseler dahi bunu birden fazla vakit engelleyemezler. Bu durum karşılarındaki kişiyi de olumsuz davranmaya iter. İçinde bulundukları bu durumdan çıkmak ve takdir edildiklerini hissedebilmek için diğerlerine yardım etmeyi seçebilirler. Fakat bunun temelinde onaylanma ve takdir edilme isteği yatar. Yaptıklarından pişmanlık hissetseler dahi bunu dürüstçe kabul etmek yerine sonlu davrananın karşıdaki olduğunu söyleyebilirler. Kendileri onlara bakılırsa mağdur ve haksızlığa uğrayan taraftır.
Pasif-Agresif Kişilik Bozukluğu niçinleri Nedir?
Pasif- agresif kişilik bozukluğu niçinleri pek çeşitlidir. Lakin bu bozukluğun kesin ve net bir açıklaması çabucak hemen yoktur. Lakin bu durumun çocukluktan geldiği düşünülmektedir. Küçükken ihmal edilmek ve aileleri tarafınca kararsız davranışlara maruz kalan çocuklarda bu durumun daha fazlaca görüldüğü bilinmektedir.
Çocuklar büyürken davranışları konusunda ebeveynlerini rol model alırlar. Bu süreçte onlardan olgun ve yapan davranışlar görmedikleri vakit kendileri de büyüdüklerinde hislerini ve niyetlerini söz edemeyen bireylere dönüşebilirler. Bunun üzere kaideler altında büyüyen çocuklarda ileriki vakit içinderda pasif-agresif davranışlar görülme ihtimali artmaktadır.