Leonardo da Vinci hem bir sanatçı hem de bir bilim adamıydı. Rönesans döneminin en önemli isimlerinden biri olan Leonordo da Vinci, geçtiğimiz 2 Mayıs’ta 500 yaşına girdi. Çizimlerinin arkasında nasıl bir deha yattığını biraz olsun aktarmaya çalışacağım.
Ünlü sanatçı, şimdiye dek yaşamış en büyük yeteneklerden biri olarak kabul edilir. Ancak dehası hakkında fiziksel kanıtlarla ilgili yeterli bilgi yoktur. Son Akşam Yemeği (The Last Supper) ve Dünyanın Kurtarıcısı (Salvator Mundi) gibi Rönesans döneminin en ses getiren tablolarından birkaçını üreten ustanın pek çok eseri orjinaline sadık kalınarak restore edildi. Leonardo da Vinci, hayattayken heykel ve mimari proje dahil olmak üzere pek çok çalışmayı planlamış ancak bitirememişti.
Da Vinci’nin şaşırtıcı çok yönlülüğünü çizimleri sayesine fark edebiliriz. Renkleri ve malzemeleri kullanmadaki ustalığı; resime, heykele, mimariye, anatomiye, mühendisliğe, haritacılığa, jeolojiye ve botaniğe ilgisini açıkça ortaya koyuyor.
Bu çizim Da Vinci’nin ilk çalışmalarından biridir.
İngiltere’deki yardım kuruluşlarından biri olan Royal Collection Trust’ın baskı ve çizimlerden sorumlu başkanı Martin Clayton; “Da Vinci’nin çok özel çizimleri oldukları için işyerinde onlara bakmak gerçekten çok heyecan verici” diyor ve şunları ekliyor; “Sonraki 500 yıl içinde Leonardo’nun tüm fırça vuruşlarını hiçbir bozulma olmadan görebilirsiniz.”
Madonna’nın kolunu gösteren c 1510-15 gibi çizimler, resimler üzerinde çalışan asistanlar için bir rehber olarak kullanılmaktadır.
Sanatçının en mükemmel çalışmalarından bazıları gerçek çalışmalardan esinlenilen çizimlerdir. Örneğin The Virgin and Child with Saint Anne çalışmasında, kumaştaki kıvrımlar, girinti ve çıkıntılar asistanlara kılavuzluk etmek açısından çok önemlidir.
BAŞYAPITLARIN ÖYKÜLERİ
Da Vinci Leda and the Swan çizimi için iki farklı kompozisyon üzerinde çalışmıştır.
Da Vinci, Leda’nın saçlarını çizerken saçının arkadan nasıl göründüğünü anlayabilmek için bir peruk alarak bunu araştırma için kullanır. Leda’nın başı için paralel örgülerden oluşan ayrıntılı bir saç modeli tasarlamıştır. Leda’nın yüzü tipik Da Vinci eserlerinden biridir.
Kafatası 1489’da çizildi. Da Vinci bu çizimde beyin ventriküllerini üç boşluk halinde, barınma imgesi, akıl yürütme ve hafıza olarak yapmıştır.
Anatomi bilgisi, zamanın sanatçıları arasında oldukça yaygındı. Ancak Da Vinci, bir formu gözlemlemenin ötesinde, onun ruhu olan bir yaşamı nasıl canlandırdığını tahayyül etti.
Ünlü sanatçı, şimdiye dek yaşamış en büyük yeteneklerden biri olarak kabul edilir. Ancak dehası hakkında fiziksel kanıtlarla ilgili yeterli bilgi yoktur. Son Akşam Yemeği (The Last Supper) ve Dünyanın Kurtarıcısı (Salvator Mundi) gibi Rönesans döneminin en ses getiren tablolarından birkaçını üreten ustanın pek çok eseri orjinaline sadık kalınarak restore edildi. Leonardo da Vinci, hayattayken heykel ve mimari proje dahil olmak üzere pek çok çalışmayı planlamış ancak bitirememişti.
Da Vinci’nin şaşırtıcı çok yönlülüğünü çizimleri sayesine fark edebiliriz. Renkleri ve malzemeleri kullanmadaki ustalığı; resime, heykele, mimariye, anatomiye, mühendisliğe, haritacılığa, jeolojiye ve botaniğe ilgisini açıkça ortaya koyuyor.
Bu çizim Da Vinci’nin ilk çalışmalarından biridir.
İngiltere’deki yardım kuruluşlarından biri olan Royal Collection Trust’ın baskı ve çizimlerden sorumlu başkanı Martin Clayton; “Da Vinci’nin çok özel çizimleri oldukları için işyerinde onlara bakmak gerçekten çok heyecan verici” diyor ve şunları ekliyor; “Sonraki 500 yıl içinde Leonardo’nun tüm fırça vuruşlarını hiçbir bozulma olmadan görebilirsiniz.”
Madonna’nın kolunu gösteren c 1510-15 gibi çizimler, resimler üzerinde çalışan asistanlar için bir rehber olarak kullanılmaktadır.
Sanatçının en mükemmel çalışmalarından bazıları gerçek çalışmalardan esinlenilen çizimlerdir. Örneğin The Virgin and Child with Saint Anne çalışmasında, kumaştaki kıvrımlar, girinti ve çıkıntılar asistanlara kılavuzluk etmek açısından çok önemlidir.
BAŞYAPITLARIN ÖYKÜLERİ
Da Vinci Leda and the Swan çizimi için iki farklı kompozisyon üzerinde çalışmıştır.
Da Vinci, Leda’nın saçlarını çizerken saçının arkadan nasıl göründüğünü anlayabilmek için bir peruk alarak bunu araştırma için kullanır. Leda’nın başı için paralel örgülerden oluşan ayrıntılı bir saç modeli tasarlamıştır. Leda’nın yüzü tipik Da Vinci eserlerinden biridir.
Kafatası 1489’da çizildi. Da Vinci bu çizimde beyin ventriküllerini üç boşluk halinde, barınma imgesi, akıl yürütme ve hafıza olarak yapmıştır.
Anatomi bilgisi, zamanın sanatçıları arasında oldukça yaygındı. Ancak Da Vinci, bir formu gözlemlemenin ötesinde, onun ruhu olan bir yaşamı nasıl canlandırdığını tahayyül etti.