Siz hiç memnunlukla dans ettiniz mi, siz hiç mutluluğun girdabına kapılıp memnunluktan boğulacak üzere oldunuz mu, siz hiç memnunlukla bir arada birebir yatakta uyudunuz mu?
Siz memnunluk nedir biliyor musunuz? Nefes aldığımız her an, her dakika hatta her saniye memnunum, tıpkı vakitte epeyce memnunum diye haykırabilmektir. Ufacık hoşluklardan, minicik hadiselerden kendimize memnunluk hissesi çıkarabilmek, bunu kendi iç dünyamızda hissedip, etrafımızdakilere de hissettirebilmektir memnunluk. İşte memnunluk budur. Aslında artık duyar üzereyim artık yaptığınız farklı memnunluk tanımlarınızı.
Aslında uygulaması son derece sıradan üzere görünen lakin pek çoğumuzun bildiği biçimde yapmadığı, tahminen de yapamadığı o şahane hoşluk. Hoşluk diyorum, zira mutluğunun farkına varan beşerler, etraflarına de o denli güzel bir müspet güç yayıyorlar ki. Onlarla olmak, onlarla konuşmak, hele hele bir hayatı onlarla paylaşabilmek dünyanın en hoş duygusu. Şayet o derece şanslı bir insansanız sizden daha memnunu var mıdır sanki dünyada? Zira hayat görüşü bu biçimdesine olumlu güç yüklü beşerler, siz ne kadar karamsar olursanız olun, size de olumlu güç yükleyeceklerdir. Siz de bir süre daha sonra hayata bakış açınızın, olaylara yaklaşım biçiminizin ister istemez değiştiğini gözlemleyeceksiniz, etrafınızda müspet dalgalar yayan ve aranan bir insan olacaksınız. Bu ne hoş bir keyif değil mi? İnsanın kendisindeki olumlu gelişmeleri gözlemleyebilmesi ve bunları doyasıya yaşayabilmesi.
Pırıl pırıl bir ilkbahar güneşi cildinizi ısıttığında, lapa lapa yağan kar bir anda etrafı bembeyaz yaptığında, bir kelebeğin çiçekten çiçeğe koştuğunu gördüğünüzde, kulaklarınıza hayli eskilerden maziyi hatırlatan bir müzik çalındığında, fazlacatandır görmediğiniz eski bir arkadaşınızdan haber aldığınızda, birine şu ya da bu türlü yardım ettiğinizde karşılığındaki o sıcacık teşekkürde içinizde tanımı sıkıntı memnunluk dalgaları oluşacak ve bedeninizin her yerinde gezinerek, kalbinize gönderdiği sinyallerle size ne kadar keyifli olduğunuzu anımsatacaktır. Bu beğenilen hisleri hiç çekinmeden siz de etrafınızdaki dostlarınızla paylaşın. Onlarında ufacık olaylardan memnun bulunmasına, en azından hayattaki hoşlukları fark etmelerine yardımcı olun.
Kazanılan her keyifli insan, etrafımızda, yaşantımızda hoş bir tebessüm demektir. Her hoş tebessüm ise kesinlikle yenilerini oluşturacaktır. Minicik bir çabayla bunu başarmak mümkün, kâfi ki gönülden isteyelim. Bir insanın hayatının rastgele bir anında durup “Allahım ben ne kadar mutluyum” demesi kadar hoş bir şey yoktur ömürde. bu biçimde artık durmak niçin? Hayat denen o kısacık anda yaşanacak ve yaşattırılacak hoş keyiflere yelkenlerimizi mutluluğun o tatlı rüzgârıyla dolduralım.
Mutluyum demenin keyfini yaşayan insanlardan biri olmanız dileği ile her an keyifli kalın. Tüm mutluluklarınız çilekli dondurma tadında olsun…
Siz memnunluk nedir biliyor musunuz? Nefes aldığımız her an, her dakika hatta her saniye memnunum, tıpkı vakitte epeyce memnunum diye haykırabilmektir. Ufacık hoşluklardan, minicik hadiselerden kendimize memnunluk hissesi çıkarabilmek, bunu kendi iç dünyamızda hissedip, etrafımızdakilere de hissettirebilmektir memnunluk. İşte memnunluk budur. Aslında artık duyar üzereyim artık yaptığınız farklı memnunluk tanımlarınızı.
Aslında uygulaması son derece sıradan üzere görünen lakin pek çoğumuzun bildiği biçimde yapmadığı, tahminen de yapamadığı o şahane hoşluk. Hoşluk diyorum, zira mutluğunun farkına varan beşerler, etraflarına de o denli güzel bir müspet güç yayıyorlar ki. Onlarla olmak, onlarla konuşmak, hele hele bir hayatı onlarla paylaşabilmek dünyanın en hoş duygusu. Şayet o derece şanslı bir insansanız sizden daha memnunu var mıdır sanki dünyada? Zira hayat görüşü bu biçimdesine olumlu güç yüklü beşerler, siz ne kadar karamsar olursanız olun, size de olumlu güç yükleyeceklerdir. Siz de bir süre daha sonra hayata bakış açınızın, olaylara yaklaşım biçiminizin ister istemez değiştiğini gözlemleyeceksiniz, etrafınızda müspet dalgalar yayan ve aranan bir insan olacaksınız. Bu ne hoş bir keyif değil mi? İnsanın kendisindeki olumlu gelişmeleri gözlemleyebilmesi ve bunları doyasıya yaşayabilmesi.
Pırıl pırıl bir ilkbahar güneşi cildinizi ısıttığında, lapa lapa yağan kar bir anda etrafı bembeyaz yaptığında, bir kelebeğin çiçekten çiçeğe koştuğunu gördüğünüzde, kulaklarınıza hayli eskilerden maziyi hatırlatan bir müzik çalındığında, fazlacatandır görmediğiniz eski bir arkadaşınızdan haber aldığınızda, birine şu ya da bu türlü yardım ettiğinizde karşılığındaki o sıcacık teşekkürde içinizde tanımı sıkıntı memnunluk dalgaları oluşacak ve bedeninizin her yerinde gezinerek, kalbinize gönderdiği sinyallerle size ne kadar keyifli olduğunuzu anımsatacaktır. Bu beğenilen hisleri hiç çekinmeden siz de etrafınızdaki dostlarınızla paylaşın. Onlarında ufacık olaylardan memnun bulunmasına, en azından hayattaki hoşlukları fark etmelerine yardımcı olun.
Kazanılan her keyifli insan, etrafımızda, yaşantımızda hoş bir tebessüm demektir. Her hoş tebessüm ise kesinlikle yenilerini oluşturacaktır. Minicik bir çabayla bunu başarmak mümkün, kâfi ki gönülden isteyelim. Bir insanın hayatının rastgele bir anında durup “Allahım ben ne kadar mutluyum” demesi kadar hoş bir şey yoktur ömürde. bu biçimde artık durmak niçin? Hayat denen o kısacık anda yaşanacak ve yaşattırılacak hoş keyiflere yelkenlerimizi mutluluğun o tatlı rüzgârıyla dolduralım.
Mutluyum demenin keyfini yaşayan insanlardan biri olmanız dileği ile her an keyifli kalın. Tüm mutluluklarınız çilekli dondurma tadında olsun…