Bu yüzden NSU davası için Kathrin Rögglas’ın “Devam Eden Duruşmalar” adlı romanına ihtiyacımız var.

SULTAN

Global Mod
Global Mod
Kendisine Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) adını veren terör örgütü, 2000 ile 2007 yılları arasında Almanya’da on kişiyi uzun süre rahatsız edilmeden öldürdü. Kathrin Röggla’nın Beate Zschäpe ve suç ortaklarının duruşmasını anlatan romanı şimdi yayınlanıyor. Buna “Devam Eden Prosedür” adı veriliyor ve Alman Kitap Ödülü’ne aday gösterildi. “Spuren – NSU Kurbanları” (2019) adlı filminde öldürülenlerin hayatta kalan yakınlarını ziyaret eden yönetmen Aysun Bademsoy, Salı günü Sanat Akademisi’nde düzenlenen kitap galasında kendisiyle konuşuyor. Haftanın kitap sorusu size: Bademsoy Hanım, bu kitap bu suçlara karşı nasıl farkındalık yaratabilir?

Orada olup bitenlerle ilgili her türlü kamusal tartışmayı hâlâ gerekli ve ilgi çekici buluyorum. Yıllardır ihmal edilenler, bu cinayet vakalarının bu kadar yanlış yorumlandığı göz önüne alındığında konuya yeterince önem verilmiyor. O zamana kadar pek çok göçmen, özellikle de Türkiye’de polis şiddeti ve siyasi zulüm nedeniyle kötü deneyimler yaşayanlar, Alman polisinin özellikle vicdanlı ve güvenilir olduğunu düşünüyordu. Oğlu Halit’i Kassel’deki internet kafede kaybeden Yozgat, duruşmada bile polise güvendiğini söyledi.

Peki bu davanın NSU’ya devredilmesi ne kadar sürdü? Bu nedenle Kathrin Röggla’nın kitabının, Alman kurumlarının bu yıkıcı başarısızlığını hatırlamaya yönelik ilgi çekici, her zaman önemli olan çalışmanın bir yapı taşı olduğunu düşünüyorum. İster kitapla, ister tiyatro oyunuyla, ister basındaki bir makaleyle olsun bunun unutulmadığından emin olmak çok önemli.


İlan | Daha fazlasını okumak için kaydırın


Çünkü toplumda bu aşırı sağcı eylemlerin bastırılıp unutulmasından korkuyorum. Çekim yaptığım ailelerle hâlâ iletişim halindeyim, oradaki hayal kırıklığı büyük. Genel bir anma töreni vardı ama sonrasında pek bir şey olmadı. Aşırı sağcıların bugün hâlâ örgütlendiği yapılar hakkında neden yeterli bilgi yok? Tam tersine, mülteciler ve göçmenlerle ilgili insan düşmanı sloganların artık normalmiş gibi alıntılandığına dair hoş olmayan bir izlenime sahibim.

kitap galası tartışmalı, 5 Eylül Salı, 19:00, Sanat Akademisi, Pariser Platz
 
Üst